Geçmişten Günümüze Türkiye’yi Bölgelere Ayırma Çalışmaları ve Yapılması Gerekenler – Ali Yiğit

“Türkiye'yi coğrafi bölgelere ayırma konusunda XIX. yy.ın sonlarından başlayan birtakım girişimler yapılmıştır. XX. yy.ın ilk yarısından beri Osmanlı Devleti idaresindeki ülkelerin, dolayısıyla Türkiye’nin idarî ve doğal birtakım bölgeler halinde incelenmekte olduğunu görüyoruz. Birinci Coğrafya Kongresinde bugün kullanılan yedi coğrafi bölge belirlenmiştir. Kongre sonrasında da Türkiye’nin coğrafi bölgeleri üzerinde bazı çalışmalar yapılmış ve birtakım sınır yanlışlıkları irdelenmiştir. Kongre kararlarını dikkate almayan ve Türkiye'nin coğrafi bölgelerini farklı bir şekilde ele alan bazı çalışmalar da olmuştur. Ayrıca Birinci Coğrafya Kongresinde, bölge ve bölümlerin daha küçük parçaların birleşmesi ile meydana geldiği kabul edilmekle beraber, bunların zamanla yapılacak çalışmalarla belirtilebileceği sonucuna varılmıştır. Bütün bu çalışmalara rağmen ülkemizin coğrafi bölgelere ayrımı ile ilgili çalışma sayısı oldukça azdır.”

http://cografya.bilecik.edu.tr/Dosya/Arsiv/Ali%20Yi%C4%9Fit%20Makaleler/F9.pdf

 

******

 

Merkezileşme, Dekonsantrasyon, Desantralizasyon – Cuma Çiçek

“Anti-demokratik yapı ve mekanizmaları yapı sökümüne uğratıp paylaşım, denge ve karşılıklı/çoklu denetlemeye dayalı yeni bir egemenlik yapısı ve mekanizması inşa edemediğimiz sürece farklı zorunluluklarla karşı karşıya kalmaya devam edeceğiz. İdari ve siyasi egemenliğin âdem-i merkezileşme ile yerel ve bölgesel ölçekte inşa edilecek yerel yönetimlerle paylaşılması, çoklu denge ve denetleme süreçlerine dayalı demokratik bir yapının inşası için iyi bir başlangıç noktası olabilir.”

Cuma Çiçek’in, Türkiye’de devletin yaşadığı dönüşümü tartıştığı “Merkezileşme, Dekonsantrasyon, Desantralizasyon” başlıklı yazı dizisi…

http://www.birikimdergisi.com/haftalik/1326/merkezilesme-dekonsantrasyon-desantralizasyon-i

http://www.birikimdergisi.com/haftalik/1340/merkezilesme-dekonsantrasyon-desantralizasyon-ii

http://www.birikimdergisi.com/haftalik/1354/merkezilesme-dekonsantrasyon-desantralizasyon-iii

 

******

 

Siyasal Katılma ve Yerel Demokrasi – Mehmet Akif Çukurçayır

"Demokrasi ülke çapında ne ise, yerel düzeyde de hemen hemen odur. Hastalıkları yukarıdan aşağıya doğru inildikçe azalmaz. Hatta artabilir de, her ikisinin de kalitesini hamurun niteliği yani halkın duyarlılığı ve bilinci belirler. Bu nedenle, çağımızın yurttaşlık ve kentdaşlık (hemşerilik) gibi kavramlara yüklemiş olduğu yeni işlevler, demokrasinin sağlıklı bir yörüngeye oturtulmasına katkı yapabilecek bir önem kazanmıştır. Bu bağlamda, yerel yönetimlerde katılımcı uygulamaların geliştirilmesinde yeni ufukların açılmasından, henüz emekleme evresinde bulunan yerel demokrasimizin büyük yararlar sağlayacağına kuşku yoktur...” 

http://www.pandora.com.tr/urun/siyasal-katilma-ve-yerel-demokrasi/61170

  

******

 

Türkiye'de Yerel Yönetişim ve Yerel Kalkınma – Korel Göymen

Korel Göymen’in son 15 yılda yerel kalkınma alanlarında yaptığı çalışmalardan oluşan “Türkiye’de Yerel Yönetişim ve Yerel Kalkınma”, bu kavramların içeriğinin ve vurgu noktalarının değiştiğine dikkat çekiyor. 14 bölümde toplanan çalışmalar, yeni bir toplumsal iş bölümünü işaret ederken bu iş bölümünde, birlikte iş yapma anlayışı, katılımcılık, saydamlık ve hesap verebilirliğin ön plana çıkacağı vurgulanıyor. Türkiye’de bürokratik yönetim geleneğinin zayıfladığını dile getiren Göymen, “Türkiye’de Yerel Yönetişim ve Yerel Kalkınma”da, klasik yönetim anlayışından, yönetişim yaklaşımına geçilmekte olduğunu anlatıyor.

http://www.pandora.com.tr/urun/turkiyede-yerel-yonetisim-ve-yerel-kalkinma/202300 

 

******

 

Demokratik Özerklik Üzerine – Cuma Çiçek

“Sosyokültürel ve ekonomik ilişki içinde olan illerin bir araya getirilmesi ile oluşturulması öngörülen bölgeler, il genel meclisleri gibi, seçimle iş başına gelen bölge meclisleri tarafından yönetilecektir. Dışişleri, maliye ve savunma hizmetleri merkezi hükümet tarafından, emniyet ve adalet hizmetleri merkezi hükümet ve bölge meclisleri tarafından ortaklaşa ve geriye kalan hizmetler de bölge meclisleri tarafından yürütülecektir.”

http://www.academia.edu/440400/Demokratik_%C3%96zerklik_%C3%9Czerine

 

******

 

Türkiye’de Yerel Yönetimler ve Yönetişim: Gereksinmeler, Önermeler, Yönelimler – Korel Göymen

"Gerçek çözüm, yerel yönetim sistemimizde yapılacak köklü değişikliklerle, karar alma süreçlerini de içeren yaygın katılımın biçimsel-resmi (formal) yapıda sağlanması; bu gelişmeye paralel olarak 'yeni ortakların' kapasitelerinin geliştirilmesi ve bu sistemi destekleyebilecek bir siyasal kültürün güçlendirilmesidir."

http://www.todaie.edu.tr/resimler/ekler/1c1eece0302bb89_ek.pdf?dergi=Cagdas%20Yerel%20Yonetimler%20Dergisi

 

******

 

Sivil Toplum Kuruluşları, Yerelleşme ve Yerel Yönetimler – Tarih Vakfı Yurt Yayınları

Kitap, ilki 1994 yılında beş sivil toplum kuruluşunun düzenleyiciliğinde gerçekleştirilen sivil toplum kuruluşları sempozyumlarının on birincisinde yapılan oturumların derlemesini içermektedir. “Sivil Toplum Kuruluşları, Yerelleşme ve Yerel Yönetimler” konulu sempozyumda “Yerellik Kavramı”, “Yerel Yönetişim ve Sivil Toplum Kuruluşları” ve “Sivil Toplum Kuruluşları ve Yerellik” konuları tartışıldı, farklı konularda atölye çalışmaları gerçekleştirildi.

http://dukkan.tarihvakfi.org.tr/index.php?route=product/product&product_id=231

 

******

 

Temsil, Katılma ve Yerel Demokrasi – Oya Çitci

“Seçim, temsil ve katılma gibi yerel yönetimlerin varlık ve demokratiklik gerekçelerini oluşturan ilkelerin uygulamaya yansıyışı üzerinde yapılan bir inceleme, yerel yönetimlerin 'demokratiklik' niteliklerinin sınırlılığını sergilemektedir. Seçim, temsil, hatta katılmanın varlığı her zaman demokrasinin göstergesi ve güvencesi olmayabilir."

http://www.todaie.edu.tr/resimler/ekler/551802ab726fba8_ek.pdf?dergi=Cagdas%20Yerel%20Yonetimler%20Dergisi

 

******

 

Yerel Yönetimlerde Demokrasi ve Türkiye’de Belediyelerin Gelişimi – İlhan Tekeli

“Belediye konusundaki yeniden düzenlemeleri tek başına ele almak yetersiz olur. Bu düzenlemeleri tüm yönetimsel bir yeniden düzenleme içinde ele almak gerekir. Böyle bir yeniden düzenlemenin iki nesnel çıkış noktası vardır. Bunlardan birincisi yerleşme yapısındaki değişmedir. İkincisi ise geniş yığınların siyasal süreçlere katılmasını artırarak yabancılaşmayı ortadan kaldırmak hedefidir."

http://www.todaie.edu.tr/resimler/ekler/71d2169e06d86c6_ek.pdf?dergi=Amme%20Idaresi%20Dergisi

 

******

 

Yerel Demokrasi ve Türkiye – Kemal Görmez

“Demokrasi tartışmalarında, yerel yönetimler önemli bir yer tutar. Yerel yönetimler kimilerince, demokrasi okulu, demokratik toplumun oluşması için merkezi devlet iktidarını sınırlayan bir güç, katılım ve temsilin en iyi gerçekleştiği kurumlar olarak gösterilirken, kimilerince de tarihin bir döneminde ortaya çıkmış devlet kurumları olarak görülür. Hatta yerel yönetimlere, ortaçağda burjuvazinin ve aristokrasinin ayrıcalık kazanmak için oluşturduğu birimler gözüyle bakılmıştır. Ama yerel yönetimler tarihin bir döneminden sonra vazgeçilmez kurumlar olmuştur.” 

http://www.pandora.com.tr/urun/yerel-demokrasi-ve-turkiye/37246

 

******

 

Yerel Yönetimlerin Demokratikleşmesinin Bir Aracı Olarak Sivil Toplum Kuruluşları -Türkiye İçin Kısa Bir Değerlendirme – Ercan Oktay & Şerife Pekküçükşen

“Halkın taleplerinin yönetime iletilmesinde çok önemli araçlardan birisi olan sivil toplum kuruluşları, özellikle 1980 sonrasında, katılımı artırmaya ve demokrasinin tabana inmesine yönelik çalışmalara da öncülük etmişlerdir. Bu bağlamda yerel yönetimlerin demokratikleşmesinin gerekliliği anlaşılmış, güçlü bir yerel demokrasinin ulusal düzeyde de güçlü bir demokrasiyi doğuracağı inancıyla, yerel yönetimleri demokratikleştirme çabaları hız kazanmıştır. Sivil toplum kuruluşları bu çabaların en önemli aktörlerinden birisi olarak ön plana çıkmıştır. Sivil toplum kuruluşlarının bu yöndeki çabalarını ortaya koymayı amaçlayan bu çalışma, yerel yönetim yerel demokrasi ilişkisi tartışmasını ve sivil toplum kavramını ele almakta, 1980 sonrası Dünya’da ve Türkiye’deki gelişmelere değinerek, Türkiye için kısa bir değerlendirme yapmaktadır.”

http://uvt.ulakbim.gov.tr/uvt/index.php?cwid=9&vtadi=TSOS&c=ebsco&c=summon&c=ebsco&ano=106393_28e26a98e9c787a0b7b09ac725d639b8

 

******

 

Avrupa Birliği’nde Karar Alma Sürecine Katılım ve “Avrupa Vatandaşları Girişimi” – Dilek Yiğit

“Demokrasinin üçüncü dönüşüm sürecinde, karşımıza önemli bir soru çıkmaktadır. Demokrasi ulus devlet sınırları ötesinde var olabilir mi? Bir başka deyişle, ulus aşan sistemler için demokrasi mümkün mü- dür? Avrupa Birliği, ulus aşan sistemlerde demokrasinin mümkün olup olamayacağının analiz edilmesinde bir model olarak karşımıza çıkmaktadır ve bu modelde hem temsili hem de katılımcı demokrasi uygulamaları gözlemlenmektedir.” 

http://www.usak.org.tr/images_upload/files/2(1).pdf

 

******

 

Sivil Toplum-Devlet İlişkisi veya Demokrasinin Etiği – Ali Yaşar Sarıbay

Kitap, her şeyden önce, sivil toplum kavramının işaret ettiği toplumsal/siyasal ve kültürel gerçekliğin mahiyeti hakkında olduğu gibi; devlet-sivil toplum ilişkisinin sosyolojik bağlamı ve pratik siyasal sonuçları açısından da son derece de aydınlatıcı bir içeriğe sahip… 

http://www.birikimdergisi.com/birikim-yazi/5676/sivil-toplum-devlet-iliskisi-veya-demokrasinin-etigi#.VqI_r_l97Dc

 

Graph Commons atölye notlarından yola çıkarak ilişki haritaları oluşturmak ve anlamlandırmak için kavramsal ve pratik öngörüler içeren kullanışlı bir rehber hazırladık.

Bu rehber karmaşık ağların tasarımına ve ağ okur yazarlığına odaklanır, ağ haritalamanın yaratıcı ve eleştirel bir araç olan kullanımı hakkında görüşünüzü genişletmeyi amaçlar.

Rehberi başlamadan önce ya da daha önce okuduysanız doğrudan Yerel Demokrasi çalışmasında yapılan haritalara bakabilirsiniz.

Yerel Demokrasi Haritalarını Keşfet


Ağ haritası nasıl yapılır?

1. Alanı anlama ve aktörlerin belirlenmesi

mapping_actors

İlk adımda araştırma alanınızda hangi aktörlerin konunuzla ilgili olduğu sorusuyla başlıyoruz. Aktörler gerçek kişilerden kavramlara, kurumlardan cansız nesnelere kadar geniş bir çeşitliliğe sahip olabilir. Diyelim ki bir araştırmacı balık çiftlikleri ile market arasındaki ilişkileri, ve balıkçılık alanındaki balık yetiştirme süreçlerinin ekosistem ile kuruduğu ilişkileri araştırmakta. Balık çiftçiliği bu bakış açısıyla sadece insan öznelere bağlı olmayacaktır. Aynı zamanda deniz ürünleri tedarikçilerine, pazar ilişkilerine ve elbette balıkların doğal ekosistemini de içerecektir.

Diger bir deyişle, araştırmacı ilk olarak alandaki mevcut aktörlerin türlerini ve özelliklerini içeren bir taksonomi ile işe başlamalıdır.

Alanda baskın aktörler kimler?

2. Aktörler arası ilişkilerin belirlenmesi

mapping_relations

İkinci adım aktörler arasındaki ilişkileri kuran münasebetleri tespit etmek. Aktörler arasında eposta göndermek, beraber çalışmak, ortaklık yapmak, aynı kategorilerde bulunmak, aynı kurumlara üye olmak gibi doğrudan ilişkiler takip edilmelidir.

Örneğin araştırmacı bir lobi faaliyetini anlamaya çalışıyor ise bu faaliyetlerin geniş bir sosyal alanda ne tür resmi ve organik ilişkiler üzerinden gerçekleştigine odaklanmalıdır. Organik ve resmi ilişkilerin dışında bir başka ilişki rüşvet üzerinden kurulan çıkar ortaklıkları olarak kendini gösterebilir. Dolaysıyla, her ne kadar ilişkileri baki kabul etmek araştırmacıyı başarısızlığa sürükleyecek olsa da, ne tür ilişkilerle karşılanabilecegini önceden tahlil etmek iyi bir başlangıç olacaktır. Ancak araştırmacının bu ilişki kategorileri gözlemleyeceğine dair ön kabulü olmamalıdır ve araştırma ilerledikçe karşısına çıkan öngörülmemiş yeni ilişkileri de gözönüne almalıdır.

Alanda en kritik ilişkiler hangileri?

3. Veri derleme ve harita oluşturma

mapping_compile-draw

Alandaki aktör ve ilişki türlerini belirledikten sonra bu türlere göre verilerinizi oluşturmaya başlayabilirsiniz.

Haritayı doğrudan çizerek oluşturmak düşünce akışına uygun olduğundan çok verimli olmaktadır. Graph Commons ile doğrudan bir kanvasa birer birer en merkezi aktörleri ekleyerek başlayabilirsiniz. Bir kaç aktör ekledikten sonra aralarına çizgi çizerek ve bu ilişkiye isim vererek bağlantı oluşturabilirsiniz. Yeni ilişkiler ve uçlarındaki diğer aktörleri ekledikçe haritanız bir spiral gibi merkezden dışarı doğru büyüyecektir.

Haritanız büyüdükçe hali hazırda çalışan bir fizik simülasyonu ile ilişkide olan aktörler birbirini iterek ve çekerek dinamik olarak tüm haritayı düzene sokar. Bu şekilde haritayı okunaklı ve anlamlı kılmaya başlar, benzer aktörler yanyana gelir, farklılaşan aktörler haritanın çevresine dağılır, birbirine sık bağlı olanlardan kümeler oluşur. Böylece odaklandığınız araştırma alanında normalde görünmeyen hem merkezi ve çevre aktörleri hem de organik kümeleri görsel olarak okumaya başlarız.

Haritanız karmaşıklaştıkça ve aktör miktarı arttıkça verilerinizi düzene sokmanın en iyi yolu bir veri tablosu (spreadsheet ya da excel) kullanmak olacaktır. Graph Commons arayüzünde görsel olarak haritanızı yaparken aynı zamanda otomatik olarak bir veri tablosu oluştuğunu göreceksiniz. Doğrudan bu veri tablosunu editlediğinizde de görsel harita güncellenir. Bu şekilde hem harita üzerinde görsel olarak hem de veri tablosunda liste ile veri girişi yapabilirsiniz.

Veri tablosunda her aktör türü ve her ilişki türü için ayrı sekmeler vardır. Her sekme o türden aktör ya da ilişki verisini listeler. Burada hücereleri editleyerek girdi yapabilirsiniz.

Alterrnatif olarak Graph Commons veri tablosu şablonunu Google Spreadsheets üzerinden alıp ayrı bir çalışma alanı olarak kullanabilirsiniz. Bu şablonda ise 2 sekme göreceksiniz. İlk sekmede tüm ilişkilerin listesi ve ikinci sekmede tüm aktör türlerinin listesi beraber gösterilmektedir. Bu çalıştığınız şablonu Graph Commons’a “import” ettiğinizde anında haritanızı görebilirsiniz.

4. Graph Commons platformu üzerinde beraber haritalama

graphcommons-collaborative-mapping

Kendi kısmi verilerimizi başkalarının kısmi verileriyle birleştirerek daha büyük resmi gördüğümüzde haritalamadan en çok faydalanırız. Graph Commons aynı harita üzerinde beraber çalışma imkanı sağlar, diğer bir deyişle her harita bir paylaşımlı dökümanıdır. Oluşturmaya başladığınız haritalara beraber çalışabileceğiniz kişileri davet edebilirsiniz. Ayrıca siz de mevcut haritalara katılım isteğinde bulunabilirsiniz. Beraber haritalamaya başladığınızda yapılan değişiklikleri tarayıcıda sayfayı güncelleyerek görebilirsiniz, ayrıca birbirinizin haritada yapıtğı değişiklikleri email ile haber alırsınız.

Mevcut ağ haritalarını gezerek kendi haritanız hakkında ilham alabilirsiniz. İlginç bulduğunuz haritaları sosyal medyada da paylaşarak bilginin yayılımına katkıda bulunmayı ihmal etmeyin.

Graph Commons arayüzü

Graph Commons arayüzü ile nasıl ağ haritası yapabilirsiniz, yapılan haritaları nasıl keşfedebilirsiniz bu konuda hazırlanan kısa video rehberlerden ilki ile öğrenmeye başlayabilirsiniz.


Buraya kadar rehberi okuduysanız şimdi Yerel Demokrasi çalışmasında yapılan haritaları gezmeye başlayabilir ve yeni bir harita oluşturabilirsiniz.

Yerel Demokrasi Haritalarını Keşfet

Helsinki Yurttaşlar Derneği (hYd) olarak 90'ların sonundan bu yana yerel demokrasinin güçlenmesi ve kamu idaresinin âdem-i merkeziyetçi şekilde reformu, önemsediğimiz meselelerden biri olageldi. Bu alanda çeşitli çalışmalar gerçekleştirmeye de olanaklar ölçüsünde gayret ettik. 

Bölgesel İdare Yerel Demokrasi Projesi, yerel demokrasi, merkez ve yerel kamu idaresi arasında kaynak, yetki ve sorumluluk paylaşımı, desantralizasyon ve yerel/bölgesel yönetim veya giderek yaygınlaşan tabiriyle "yönetişim" meselesine odaklanan bir çalışma olarak tasarlandı. Projenin temel amacı, yerel ölçekte kamu politikası süreçlerinde sivil toplumun müdahilliğini ve sivil toplum ile kamu idaresi arasında işbirliğini güçlendirmeye yarayacak bir model ve usul oluşturmak... Bu bağlamda, yerel meseleleri kuşatan farklı güç ve çıkar ilişkilerini çok taraflı bir analizle ele alarak, açık ve şeffaf bilgi paylaşımını ve kamu yararını öngören yerel politikaların tasarlanması, uygulanması ve takibinde sivil toplum inisiyatifini ve yerinde, etkin müdahale pratik ve usullerini geliştirmek, bu yönde somut bir tecrübe ve birikim oluşturmak hedefleniyor. 

Türkiye'de yerel demokrasinin yerleşmesini ve gelişmesini zorlaştıran iki ana direnç ekseninden bahsedilebilir. İlki “kamu idaresinin reformu”na yönelik olarak merkezi yasal/idari sistem mekanizmalarının ve yerleşik teamüllerin kuşattığı siyasi ve bürokratik eksen. İkinci eksen ise toplumsal alanda tezahür ediyor. Yerelleşmeye ve merkezin yerele bu anlamda yetki devrine dair toplumsal ilgi, talep ve dinamikler, kısmen mevcut resmi yapı ve idari zihniyetin doğrultusunda ilerliyor. Bir diğer yandan toplumsal tartışma, genel kamuoyu nezdindeki – örneğin, “demokratik özerklik” ve bununla bağdaştırılan “bölünme” söylemi üzerinden - ikircikli algılar ve somut bilgi temeline oturmayan makro-politik düzleme ilişkin yaygın endişeler etrafında kümeleniyor. Yerel demokrasinin toplumsal – sivil – alanda sahiplenilmesini engelleyen ve zorlaştıran önemli bir başka faktör de bu alana yönelik sivil çaba ve yatırımların ciddi bir getirisi olacağına, bir dönüşüm yaratacağına dair beklentilerin düşüklüğü... Yerel yönetimlerin merkezi/makro-siyaset alanına sıçrama tahtasından öte pek bir hükmü olmayan ve yereldeki gündelik hayat üzerinde dönüştürücü, somut, işlevsel, kalıcı etkiler, usul ve tecrübeler yaratmayan çerçevesi ve işleyişi… Kamusal süreçlerin toplumsal ayağının zayıflığı buna bağlanabilir. 

Proje, bu açığı da dikkate alarak, gündelik hayatı etkileyen elle tutulur yerel meselelere ilişkin dinamikleri ve meselelere yönelik politika süreçlerine doğrudan müdahil olma kulvarlarını görünür, anlaşılır ve tartışılabilir kılacak kolektif bir bilgilenme, öğrenme ve uygulama süreci olarak kurgulandı. Çalışma, yerel ahalinin farklı kesimleri ile örgütlü sivil toplumun yerel/bölgesel politikalara müdahil olma araçlarını geliştirecek, yerel/bölgesel ölçekte kamu-sivil toplum diyalogunu ve farklı çıkar ve ilgi grupları arasındaki tartışmayı kolaylaştıracak, bu müzakere süreçlerine “müştereklerin korunmasına öncelik veren bir kamu yararı yaklaşımı” zemininde kılavuzluk edecek bir çalışma modeli ve örnek uygulamalardan devşirilecek usuller önererek ilerlemeye gayret edildi.  

Proje kapsamında Türkiye’nin bölgesel kalkınma alanları ile su havzaları göz önüne alınarak belirlenmiş bölgelerinde toplam 14 adet çalışma toplantısı düzenlendi. Bu toplantılarda, yerel ölçekte bir örnek meselenin anlaşılması, çözümlenmesi ve müdahale süreçleri ele alındı ve bu vakadan yola çıkarak bölgesel bir meseleye ilişkin politikaların geliştirilmesine odaklanılmaya çalışıldı. Toplam yedi bölgesel kümede yerel politika meselelerini (kamu/özel yatırımları, kalkınma planları, ekolojik ve sosyal meseleler gibi kamusal yarar eksenlerini) ve politika oluşturma, uygulama ve değerlendirme süreçlerini sivil-kamu işbirliği üzerinden ele aldığımız bu proje kapsamında, ayrıca evvelce farklı alanlarda uygulamayı denediğimiz "network analysis/ mapping" yazılımı geliştirildi (www.graphcommons.com). Bu yazılımın da yardımıyla, çalışmalarda yerel gündem konusu sorun alanlarına yönelik etkin teşhis, strateji geliştirme ve müdahil olma yöntemleri üzerine atölye çalışmaları yürütüldü. Çalışmaların, yerel ölçekte ilgi uyandırması, ilham verici olabilmesi ve sahiplenilmesini sağlamak amacıyla, söz konusu yerel bağlamdaki somut bir mevzuya odaklanmasına ve mevcut katılım süreçlerine de öncelik verildi.  

Her atölye için o atölyenin üzerine yoğunlaşacağı yerel-bölgesel seviyede sosyo-ekonomik "kalkınma", kamu hizmetleri ve yatırımları ve ekoloji mevzularına ilişkin ön araştırma yapıldı. Atölyeler bu ön araştırma eksenleri üzerine inşa edildi. Söz konusu atölyeler sonucunda yerel yönetimde sivil-kamu diyalogu ve işbirliği mekanizmalarını meşgul eden sorun alanlarına dair vaka haritaları hazırlandı. 

Yerel yönetim ve politika süreçlerinin demokratikleşmesi bağlamında kolektif ağ analizi ve toplumsal meselelerin haritalanması ve projenin genel çerçevesi ve kazanımları üzerine bilgi broşürleri hazırlandı. 

STK’lar, akademi, kamu kuruluşları, medya ve ilgili diğer taraf gruplarla yürütülen çalışmaları kamuoyunda duyurmak amacıyla basınla buluşmalar düzenlendi. 

Ağ haritalama yazılımı ile ve benzer çalışmalardan derlenen çeşitli “online” araçları da ihtiva eden bir web portalı (yereldemokrasi.net) hazırlandı.

Yerelde faaliyet gösteren STK’lara yönelik olarak kamu teşkilatı ve işleyişine dair yasal/idari “okur-yazarlık” yayınları hazırlandı. 

1 Ağustos 2013'te başlayıp 29 Şubat 2016 tarihinde sona erecek olan bu çalışma, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından destekleniyor. Proje Türkiye Üçüncü Sektör Vakfı (TÜSEV), Sivil Toplum Geliştirme Merkezi Derneği (STGM), Yaşama Dair Vakıf (YADA), İstanbul Bilgi Üniversitesi STK Eğitim ve Araştırma Birimi ile Kapasite Geliştirme Derneği'nin de yürüttüğü paralel çalışmalardan müteşekkil bir ortaklık çerçevesinde yer alıyor. 

 

 

 

It's easy to get started creating your website. Knowing some of the basics will help.

What is a Content Management System?

A content management system is software that allows you to create and manage webpages easily by separating the creation of your content from the mechanics required to present it on the web.

In this site, the content is stored in a database. The look and feel are created by a template. Joomla! brings together the template and your content to create web pages.

Logging in

To login to your site use the user name and password that were created as part of the installation process. Once logged-in you will be able to create and edit articles and modify some settings.

Creating an article

Once you are logged-in, a new menu will be visible. To create a new article, click on the "Submit Article" link on that menu.

The new article interface gives you a lot of options, but all you need to do is add a title and put something in the content area. To make it easy to find, set the state to published.

You can edit an existing article by clicking on the edit icon (this only displays to users who have the right to edit).

Template, site settings, and modules

The look and feel of your site is controlled by a template. You can change the site name, background colour, highlights colour and more by editing the template settings. Click the "Template Settings" in the user menu. 

The boxes around the main content of the site are called modules.  You can modify modules on the current page by moving your cursor to the module and clicking the edit link. Always be sure to save and close any module you edit.

You can change some site settings such as the site name and description by clicking on the "Site Settings" link.

More advanced options for templates, site settings, modules, and more are available in the site administrator.

Site and Administrator

Your site actually has two separate sites. The site (also called the front end) is what visitors to your site will see. The administrator (also called the back end) is only used by people managing your site. You can access the administrator by clicking the "Site Administrator" link on the "User Menu" menu (visible once you login) or by adding /administrator to the end of your domain name. The same user name and password are used for both sites.

Learn more

There is much more to learn about how to use Joomla! to create the web site you envision. You can learn much more at the Joomla! documentation site and on the Joomla! forums.