Haklarımız çiğnendiği zaman Anayasa’nın, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ve kanunların bize sağladığı hakları etkin biçimde kullanarak, hukuk devletinin sağladığı imkânlar ölçüsünde, önleyici tedbirler alınmasını; hak ihlallerinin denetim ve yaptırıma bağlanmasını sağlayabiliriz. Bu el kitabında, haklarımız çiğnendiği zaman neler yapabileceğimizi, haklarımızı korumak için çıkarılmış kanunlara dayanarak verilmiş mahkeme kararlarından örneklerle açıklamaya çalışacağız. Günlük hayatımızda, haklarımızın kamu kurumları, özel kişiler veya kuruluşlarca ihlal edildiğine defalarca şahit oluyoruz. Bu çalışma, yurttaşların günlük hayatta sıkça karşılaştıkları, anayasadan ve uluslararası sözleşmelerden kaynaklanan ve en çok müdahale edilen, kullanımı engellenen hakları ele alıyor.
Sivil toplum örgütlerinin temel amacı üyelerinin hak ve çıkarlarını korumaktır. Bu amaca varmak için yapılacak etkinlikler, çoğu kez yalnızca üyelerin hak ve çıkarlarını korumakla kalmaz, başkalarının da haklarını koruyan bir niteliğe dönüşür. Özellikle de, insan haklarından çevreye kadar bir dizi toplumsal amaç için kurulmuş olan sivil toplum örgütleri, yaşam kalitesinin artmasına, demokratik ilkelerin yerleşmesine katkıda bulunur. Sivil toplum kuruluşlarının çalışma alanları ne olursa olsun, tüm etkinlikleri, üyelerinin insan ve vatandaş olarak sahip oldukları ve bir müdahale ile karşılaşmadan kullanabildikleri insan hak ve özgürlüklerine dayanır. Bu el kitabında, yurttaş olmaktan kaynaklanan bu temel hak ve özgürlükler özetleniyor, anılan haklara erişimin engellendiği durumlarda hangi yollara başvurulabileceği örneklerle ele alıyor.
Bu kitapçıkta, genel olarak bir mahallede yaşayan insanların gerek yurttaş, gerekse topluluk olarak haklarının neler olduğu ile bu hakların nasıl korunacağı, özel olarak ise muhtarın; mahalle halkının birey ve topluluk olarak haklarının korunmasında hem mahallenin resmi temsilcisi hem de yerel kamu savunucusu sıfatıyla oynayacağı roller ve işlevler açıklanıyor. İncelenen örnekler ile günlük yaşamda mahalle halkının ve yurttaşların haklarını koruması, kendi hayatlarını etkileyen kamu uygulamalarına fiilen müdahil olma imkânlarını genişletmesi amaçlanıyor. Böylelikle hem yurttaşların hem sivil toplum örgütlerinin hem de mahalle muhtarlarının bu konulardaki hak ve sorumluluklarına karşılık gelecek biçimde hukuki dayanak sağlanması hedefleniyor.