Yurttaşlar haklarının ihlal edildiğini düşündüklerinde dava açabilirler, yahut açılmış bir davada husumetin tarafı olmak için davaya katılabilirler. Sadece sembolik değil aynı zamanda aktif olarak davalara katılarak faaliyet alanlarındaki yanlış kamusal ve özel uygulamaları teşhir edebilir aynı zamanda bu tip uygulamalara son verilmesi için müracaat ve dava haklarını kullanabilirler. Baro elbette bu konuda yetkilidir ve gerektiğinde yurttaşlar eğer koşulları sağlıyorlarsa Barolardan ücretsiz adli yardım alabilirler. Yurttaşlar bir araya gelerek de kendilerini ilgilendiren ve zarara uğradıklarını düşündükleri konularda da başvuru hakkını kullanabilir, dava açabilirler. Son dönemde özellikle çeşitli haberleşme araçlarının aktif olarak kullanılması sayesinde sivil toplumu oluşturan aktif yurttaşlar birbirinden farklı ve çeşitli kimliklerle, nedenlerle (sınıfsal, etnik, vb.) iç içe geçen bir ilişkiler ağına dayanarak esnek ve hızlı hareket edebiliyor; lidersiz, kısıtlayıcı ve katı kurallara, tüzüklere gerek duymadan, sade ce bir sorunu dert edinmiş olma temel fikri ile yol alıyor. Sürekli hareket halinde olan; kalkınma hedefi, büyüme ve özel kesime yönelik düzenlemeler karşısında taleplerin temel insan hakları bağlamında birbirine eklemlendiği, kararlara eşit katılım ve katılımcı demokrasi talep eden bir sivil toplum-aktif yurttaşlık ile karşı karşıyayız.